AİLE ŞİRKETLERİ OLARAK NELERİ KURUMSALLAŞMA ZANNEDİYORUZ?
Değerli
blog takipçileri dostlarım ve büyüklerim,
Yönetim
danışmanı olarak yurt içinde yürüttüğüm kurumsallaşma projelerinde özellikle
aile şirketlerinde yaptığım çarpıcı gözlemleri yazı dizisi olarak sizlerle
paylaşmaya karar verdim. Bu bağlamda ilk olarak aile şirketlerini yöneten
kişilerin yanlış kurumsallaşma algılarını yorum yapmadan birebir ortaya koymayı
amaçladım. Çünkü algı yanlış olduğunda kurumsallaşma adına yapılan çalışmalar da
etkisiz, verimsiz ve hatta şirkete zarar verme noktasına olmaktadır.
Bu
bakış açısıyla kurumsallaşma çalışmalarına hiç başlamamış veya kurumsallaşma
adı altında çalışmalar yürütmüş bazı aile şirketi yöneticilerinin (hissedar
ve/veya operasyonu yöneten) kurumsallaşmayı yanlış algıladıklarını kendi
ağızlarından çıkan ifadelerle aşağıda bulabilirsiniz:
Yanlış Algı (1): Ben iş
yerimde yedek parçaları koymak amacıyla ahşap raf yaptırdım. Ama bizim
müşterilerimiz bunun değerini anlamadı. O an anladım ki bizim sektör kurumsallaşmayı
kaldırmıyor.
Yanlış
Algı (2) : Kurumsallaşmak
için fabrikamızın binasını yeniledik. Burada en kaliteli malzemeleri kullandık.
Ama bizim adamlarımız değerini bilemedi ve ne yazık ki kurumsallaşamadık.
Yanlış
Algı (3) :
Personel sayımız az olduğu ve bütçemiz müsait olmadığı için şuanda şirketimizin
kurumsallaşması mümkün değil. İşlerimiz ve personel sayımız büyüdüğünde bu
çalışmalara başlayabiliriz. Nitekim şuan için kurumsallaşmamız bize lüks
gelmektedir.
Yanlış
Algı (4) :
Kalite belgemizi aldık. Markamızı tescil ettirdik. Web sitemizi yaptırdık.
Artık kurumsallaşmayı büyük oranda tamamladık diyebilirim.
Yanlış
Algı (5) :
Kurumsallaşmak için aile dışından bir genel müdür işe aldık. Artık kurumsalız
diyebilirim.
Bir
sonraki adımda bu algıların neden yanlış olduklarını sizlerle paylaşmayı
planlıyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder
Merhaba,
Değerli yorumunuz için teşekkürler. Blogumuzun yayın kriterleri çerçevesinde incelenip uygun görülmesi durumunda en kısa sürede yayınlanacaktır.
Saygılarımla,