ETKİN YÖNETİCİLİK TARZI EN ETKİN YÖNETİM TARZI MIDIR?

Yöneticilik tarzları hakkındaki yazı dizime Etkin (Profesyonel) Yöneticilik tarzı hakkında konuşarak devam edeceğim. Yazılarımda da bahsettiğim üzere yöneticilik tarzlarını baskıcı ve yumuşak başlı şeklinde iki kutuba indirgemek ve bu iki kutuptan birisini tercih edip uygulamak etkin olmayabilir. 

Baskıcı yönetim tarzında, şirket parasal anlamda iyi sonuçlar elde ederken, hızlı büyüyebilir ama çalışanların tatminine ve motivasyonuna değer verilmediği ve bir makine gibi düşünülüp ona göre davranıldığı için elde edilen sayısal başarı kalıcı olmayabilir. Diğer tarzda da (yumuşak başlı yönetim tarzı) sadece çalışanların tatmini ve motivasyonu düşünülüp şirketin karlılığı, verimliliği gibi sonuçları göz ardı edilmesi şirketi ayakta tutmayı zorlaştırabilir. Bu nedenle bir terazi gibi dengeleri koruyabilen etkin yöneticilik tarzına göre hareket etmek hem şirket, hem çalışanlar, hem de yönetici için en faydalı yöntem olacaktır.

Etkin yöneticiler sergiledikleri yöneticilik tarzı ile hem şirket, hem de çalışanlarına kazanç sağlamayı hedeflerler. Böyle yöneticilerin ve yönetim tarzının hakim olduğu bir şirketin kalıcı olması, uzun seneler büyüyerek istikrarlı bir şekilde yaşamına devam etmesi kolaylaşabilir.

Bütün bu açıklamalardan hareketle Etkin Yöneticiliği “hem şirket karlılığı ve performansını, hem de çalışanların tatmin düzeyini dikkate alarak bir zaman dilimi içinde belirlenen şirket amaç ve hedeflerine ulaşmak için, insan, para, malzeme, demirbaş vb. kaynakları bir araya getiren, uyumlaştıran ve bu şekilde üretken sonuçlar elde etmeye öncülük eden kişidir” şeklinde tanımlayabiliriz.

Etkin yöneticilik tarzına sahip olabilmesi için yöneticinin aşağıda yer alan ortak sorumlulukları benimseyip uygulamaya geçirmesi, şirketinin rakiplerinden bir adım önde olmasını sağlayabilir. Söz konusu sorumluluklar:
  • Ekibini şirket stratejisine ve kurum kültürüne uygun olarak yönetmek,
  • Yöneticilik görevini şirketi temsilen yaptığını unutmamak ve buna göre hareket etmek,
  • Şirketin ve ekibinin menfaatlerini koruyacak şekilde davranmak,
  • Kendisine bağlı çalışanların (astlarının) haklarını, şirket kuralları ve yasalar çerçevesinde ilgili yerlerde savunmak,
  • Yönettiği departman, birim ve ekibe hedefler (s.m.a.r.t) belirleyebilmek ve onlara ulaşmayı sağlayabilmek,
  • Yapılan davranışları kişiselleştirmeyip profesyonellik çerçevesinde değerlendirmek,
  • Herhangi bir kulaktan duyma bilgi karşısında konuyu detaylıca irdelemeden veya çapraz sorgulama yapmadan harekete geçmemek,
  • Her türlü zorluğa rağmen ekibinin performansını yüksek tutmak ve onların motivasyonunu sağlamak,
  • Takip ve kontrolü profesyonelce yapmak, bir işi sonuçlandırana kadar takip etmek ve olumlu-olumsuz sonuçlandırmak,
  • Gerektiğinde inisiyatif alabilmek ve kendini geliştirmek.
Bu sorumlulukları artırmak mümkündür. Yukarıdakiler fikir vermesi açısından siz değerli okuyuculara sunulmuştur. Faydalı olması dileğiyle.

Yorumlar

Popüler Yayınlar