YUMUŞAK BAŞLI YÖNETİM TARZI İKİ YÜZLÜLÜK MÜDÜR?
Yöneticilik tarzları üzerine
oluşturduğum yazıların üçüncüsü olan yumuşak başlı yönetim tarzı ile ilgili
düşüncelerimi bu yazı ile birlikte paylaşmak istedim.
Baskıcı yönetim tarzının tam zıttı
olan yumuşak başlı yönetim tarzına sahip yöneticiler, çalışanlar nezdinde çok
sevilmesine rağmen şirketin performansına bu durum çok fazla yansımayabilir. Çünkü;
- Çalışanlar tarafından çok sevilirler ama uyguladıkları yöneticilik tarzında sertlik olmadığı için çalışan bir süre sonra bunu kendi menfaatine göre uygulamaya başlar,
- Çalışanlara aşırı odaklanırlar ve bu durumda şirketin performansını gözden kaçırabilirler,
- Çalışanların işle ilgili olumsuz bir davranışları olsa bile uyarmaktan çekinirler ve hatta olumsuz davranış tekrar etse bile bazen görmezden gelebilirler,
- Çalışanların performans düşüklükleri sürekli olsa bile çalışan ile yollarını ayırmakta zorlanırlar,
- Genel itibariyle bu yönetim tarzına sahip kişiler kararsızdırlar,
- Sonuçta çalışanlara yönelik otorite kurma düzeyleri genel olarak düşüktür.
Aslında etkin yönetici, çalışanı
tarafından hem sevilmeli hem de bir miktar çekinilmelidir. Aksi durumda
yönetici çalışanını değil, çalışan yöneticiyi yönetmeye başlayabilir.
Ben de verdiğim yöneticilik eğitimlerinde ve yönetim danışmanlığı projeleri kapsamında uyguladığım yöneticilik gelişimi programlarında bu yüzleşmeyi yöneticilerin yapmasını sağlıyor ve kendilerini iyileştirmelerine destek oluyorum.
Burada en önemli nokta, yöneticilerin kendileri ve durum ile ilgili farkındalık sağlayabilmesidir. Yazmış olduğum bu yazı şapkayı önümüze koyma ve kendimizi gözden geçirme yazısı olarak addedilebilir. Bu yazının tüm yöneticilere ve yönetici adaylarına faydalı olmasını diler, bir sonraki yazımda da etkin yöneticilik tarzından bahsedeceğimi bildirmek isterim.
Ben de verdiğim yöneticilik eğitimlerinde ve yönetim danışmanlığı projeleri kapsamında uyguladığım yöneticilik gelişimi programlarında bu yüzleşmeyi yöneticilerin yapmasını sağlıyor ve kendilerini iyileştirmelerine destek oluyorum.
Burada en önemli nokta, yöneticilerin kendileri ve durum ile ilgili farkındalık sağlayabilmesidir. Yazmış olduğum bu yazı şapkayı önümüze koyma ve kendimizi gözden geçirme yazısı olarak addedilebilir. Bu yazının tüm yöneticilere ve yönetici adaylarına faydalı olmasını diler, bir sonraki yazımda da etkin yöneticilik tarzından bahsedeceğimi bildirmek isterim.
Bu konuda ben oldukça dertliyim. Genelde karakterim gereği insanları kırmayan, naif ve kibar yaklaşmaya çalışan biriyimdir. Ancak malesef çalışanlarım bunu suistimal edebilecek kadar kullanıyorlar. Şikayetleniyorlar. Sürekli bir doyumsuzluk, memnuniyetsizlik. Çoğu da kadın çalışan. Kırmayım, incitmeyim derken iyice başa çıkıyorlar. Hamama çevirmeye meyilliler ciddi çalışma ortamını. Birgun bir patlıycam, tam patlıycam.
YanıtlaSil